Bugün burada bulunmaktan ve sizlere hitap etmekten onur duyduğumu belirtmek istiyorum. Sayın Vali’ye Belediye Başkanına, Sayın Milletvekillerine Sayın DİTİB Başkanına, yerel yetkililere selam ve saygılarımı sunuyorum.

Bu minarenin yapımında emeği geçenlere, Maddi ve manevi katkısı olan herkesi kutluyor, kendilerine teşekkür ediyorum.

Aynı şekilde, minare için gereken yasal izinleri veren tüm yerel makamlara da teşekkür ediyorum.

Ziia bu minare, benim kanaatimce pek çok şeyi simgelemektedir.

En başta, bu bölgede yaşayan çeşitli inançlara sahip insanların diyalog, uzlaşı ve barış içinde bir arada yaşadığını simgelemektedir.

Bu yönüyle aynı zamanda, çok-kültürlülüğün, Almanya’nın evsahipliğinin, hüsnü-kabülünün bir sembolüdür.

Almanya’daki Camiiler, sadece dini mekanlar değil, sosyal ve kültürel faaliyetleri olan mekanlardır. Bu yönleriyle de bir taraftan entegrasyona katkıda bulunmakta, toplumlararası, kültürlerarası köprüler kurmaktadır.

Dolayısıyla, ben bu Camii’nin yöneticilerine, bir taraftan toplumumuzun dini ihtiyaçlarına cevap verirken, diğer yandan, sosyal ve kültürel faaliyetleri de sürdürme ve toplumumuzu Alman makamlarıyla ve Alman toplumuyla buluşturan faaliyetlere ağırlık vermeye devam etme yönünde çağrıda bulunmak istiyorum.
Selimiye Camii Minaresinin Almanya’ya, Saarland’a, Völklingen’e ve bu şehirde yaşayan tüm insanlara hayırlı olmasını diliyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.